15 Kasım 2014 Cumartesi

Zihin Cinayetleri...

Cinayet, önce, zihinde işlenir.
Sonra, gerçekleştirilir.
Bu, kuvveden, fiile çıkıştır.




Zihnimiz, her ne kadar, deli dolu bir at gibi oradan oraya koşsa da, nihayetinde, kurallara bağlı bir çizgi izler.
Her şeyi düşünür ama her şeyi gerçekliğe taşımayız.
Her düşündüğümüzü yapmış olsaydık, Dünya, muhtemelen, daha berbat bir yer haline gelirdi.


Önce, zihnimizde aldatır, sonra, aldatmayı yaşarız.
Önce, zihnimizde kopar, sonra, hayatımızda koparırız ilişkilerimizi.
Önce zihnimizde boşar, sonra mahkemeye dilekçe veririz.



Önce, zihnimizde, hırsız oluruz, sonra, hırsızlık yapmaya başlarız.
Önce, zihnimizde başarır, sonra hayatta başarılı oluruz.
Önce, zihnimizde arar, sonra Dünya'da aramaya başlarız.
Önce, zihnimizde yazar, sonra, kağıda dökeriz.


Madem önce, zihnimizde beliriyor her şey, zihnimizdeki bu düşünceleri belirleyen nedir ?
Neden, cinayet işliyoruz da, zihnimizde, insan kurtarmayı düşünmüyoruz ?
Zihninde cinayet işleyenle, zihninde insan kurtaran arasında, ne fark var ?
Zihninde tecavüz edenle, tecavüzü engelleyen arasındaki fark, nereden geliyor ?



Neden, bazılarımız hırsız da, bazılarımız, ateşe dokunur gibi korkuyor haram lokmadan ?
Neden, bazı ruhlar çirkin, karanlık, eciş - bücüş de, bazı ruhlar yüce, pırıl pırıl, aydınlık üretiyor ?




Neden, bazılarımız, yok etmeye  programlıyız da, bazılarımız, yapma, üretme peşindeyiz ?
Neden, bazılarımız, ağaç keserken, bazılarımız ağaç dikmeye uğraşıyoruz ?
Neden, bazılarımız, Dünya'yı güzelleştirmeye uğraşırken, bazılarımız, çirkinleştirmeye çalışıyoruz ?



Cinayet, önce, zihinde işlenir...







Cafer Günday


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder